17 Ekim 2014 Cuma

Ne başlık koysam bilemedim...

Bu aralar sürekli ikilem yaşıyorum. Sanki herşey ters gidiyormuş gibi... Sosyallik denen şeyi unuttum, ben sosyal ötesi kız iş ve ev arasında dolanmaktan hayatı unuttum. İş yerindeki çatlak kızlarla bir baktım dedikodu kazanının dibindeyim. Arabeks dinli...lemiyorum tab, o kadarda olmadı. :D Kpop yetiyor. Proje plan herşey durdu ama artık hepsine bir "dur bakalım, ben ne yapıyorum ? " diyeceğim. Okulumu özledim  hemde çoooook. Üşengecin en üşengeci olarak okulu eken ben 2 hafta tatilsiz çalıştım bu ben miyim tabiki de hayır. Geçen yıl olduğu gibi bu yılda bizimkiler köye gitti ve ben evde gariban style takıldım. Ben para kazanıyor muyum onu bile anlamıyorum ya neyse... Böyle sürüp gidecekse hiç bana göre değil. İçime depresif periler kaçmış gibiyim değil mi tamam güzel şeylerden bahsedeceğim. 


Missha nın türkiye sitesinden alışveriş yaptım ayrı bir post olarak paylaşacağım. Temizleme jeline bayıldım. ^^

Hastalıktan paçayı kurtaramadım hep bi grip modundayım. bakın işte bahsedecek iyi bir şeyim yok... 



Şu sıralar fırtınalar estiren program abnormal Summit den bahsedelim. Ben en son 7. bölümü izledim galiba en harika program diyebilirim. İzlemeyen varsa kesinlikle bir  göz atsın. Enes Kaya elinden geldiğince türkiye yi temsil etmeye çalışıyor. Programdaki favoriniz kim ? Ben tüm üyeleri seviyorum aslında aşırı derecede bu 1. diyebileceğim kimse yok. Hepsi eşit bende -az sevdiklerimde var gerçi- MC ler aşırı komik ^^ 



Yine defresif moddayım. Kesinlikle kurtulacağım boya moya birşeyler yapacağım.....

16 Temmuz 2014 Çarşamba

Gelsin Albümler ^^

Ne kadarda olmuş yazmayalı ^^ O kadar özledim ki anlatamam. Evde depresyonun eşiğindeyim, yılda en az 1 kere oluyo demekki...  Hayırlı ramazanlar ^^

Uzun süre aynı yerde olunca bana birşeyler oluyor ( herkese oluyordur heralde :) Gezme hastalığı denen şeye yakalanmışım doğar doğmaz. Uzun süre evde kalınca sadece yaşamsal faaliyetleri gerçekleştirip uyuyorum gibi. Bu kadar sızlanmak yeter, şimdi size albüm kazanmak hakkında ufak bir bilgi vericem. Çoğunuz biliyor olabilir ama belki bilmeyen vardır diye yazayım dedim..

Arirang diye bir kanal var ^^ (Hadi canımm ) Aynı zamanda radyo kanalıda var hatta Nu'est den Aron DJ lik yapıyor. Radyodaki bazı programlarda hergün düzenli yarışmalar yapılıyor ( Sadece soru soruyorlar) Siz doğru cevabı o yayının mesaj panosuna gönderiyorsunuz internet üzerinden bu kadar. Cevabınız doğruysa azıcıkta şansınız varsa albüm kazabilirsiniz ^^  Ben iki tane kazandım hemde peş peşe...

İlk olarak sevgili arkadaşım sayesinde bunu öğrendim ve onun sayesinde ilk albümümü kazandım ayın 14 ünde... ve dünde kazandım ayın 15 inde yani :) Ama hangi albümün geleceğini bilmiyorum o süpriz olacak birde albüm gelmiyormuş dergi falanmış hahah olabilirmi acaba ! Genellikle 1 ay sonra elinize ulaşıyormuş gün sayar mıyım bilmiyorum ama gelince mutlu olacağım kesin. Bir şans doğum günümde gelse "hem bayram hediyesi hem doğum günü" ne güzel olur. Arirang için tıktık

Arirangda herşey ingilizce diyebilirim bu yüzden çok zorlanmayacaksınız ^^


27 Haziran 2014 Cuma

History - 히스토리 Turkey dünden bugüne~

Merhaba
Görüşmeyeli epey oldu ^^ Bugün hiç bahsetmediğim bir parçamdan söz edeceğim " HISTORY" den.
Facebook Twitter Tumblr Youtube Dailymotion Buralardan History - 히스토리 Turkey hesaplarına ulaşabilirsiniz.  En başından anlatmaya başlayacağım bu uzun ince ve dikenli yolu... 

21 Ağustos günü (Yıl dönümümüz yaklaşmış :) iki kişi çıktık bu yola, ardından iki üç gün geçmişti ki 1 hafta sonrası bir etkinlik olduğunu duyduk. Hemen katılalım dedik iki kişi ne cesaretse artık. Elimizde hiç birşey yok ne bir poster ne bir albüm ! Ama amaç önemli burda o da "History'i tanıtmak" hemen başladık hazırlıklara maatba arayıp durduk, ikimizde ne photoshop ne zamanlama nede video gömme vs hiçbirşey bilmiyoruz. Görüştüğümüz çoğu maatba 1 haftada birşey yapamayız diye bizi geri gönderdi şans o ki birisi olur yetiştiririz dedi. Amma velakin yüklü miktarda bir para gerekiyordu, gözü kara biz tamamdır dedik başladık koşturmaya. Herşeyi hallettik koca koca posterleri bile, elimizde olmayan tek şey albümdü. Bir haftada yetişmeyeceği için alamadık :( İçimiz sıkıntılı bi şekilde etkinliğe gittik. Grubun adını duyan insan yoktu galiba o sıralar 1 kişi çıkmıştı yada ^^ Etkinlik çok güzel geçti. Ama yinede istediğimiz performansı yakalayamadık. Hala tanımayan o kadar çok insan vardı ki ! 





İkinci aşamaya geçeyim çok uzuyacak yoksa ^^  Daha sonra ekibimiz genişledi 6 kişi devam ettik yola :)  Bizim gözümüz yine karardı ve Ana Vokalimiz NA DO KYUN için doğum günü hediyesi gönderme kararı aldık. Grubu pek tanıyan yok kimseden destekte olmadı tabi. Ekip içinde bile kararsızlıklar çıktı... Sonuç olarak üç kişi koşuşturduk ekipten bir arkadaşta sağolsun elinden geldiğince destek olmaya çalıştı yinede..  İkea'yı altüst ettik ( Ne işiniz vardı derseniz düzgün kutu arıyorduk ) Gitmediğimiz yer kalmadı heryerde birşeyler baktık bir yandan okul bir yandan alışveriş günler sürüp gitti ve yine maddi açıdan çooook zorlayan bir olay oldu 3 kişi altından kalkmak oldukça zordu. Ağzına kadar dolu üç kutu taşıması bile zor oldu bizim için ne aldınız derseniz...  Ne ararsanız vardı aklımıza ne geldiyse aldık ilk defa burda açıklıyorum bunlarıı :D  Bazı şeyleri çekmeyi unutmuşum defter felan vardı keşke türkiyeyi tanıtmak için hazırladığım kartlarıda çekseymişim. Mektubu neden çekmemişim acaba :D


Türk kahvesini nasıl yapması gerektiğini korece olarak uzunca yazdık ^^ 


Ben herşeyi türk markası alalım dedikçe illa bir şey çıktı :) Sonuçta çocuk ordada bulur milkayı. Gerçi türk markasıda olabilir korede ama olsun ^^


Mesela pişmaniye ve iki kutu lokumu çekmeyi unutmuşum bakınca fark ettim :D


Anahtarlık oluyor kendisi :) İstanbullu iki defterde vardı.


Kastamonu yazan helva ^^


Benim en beğendiğim şey bu fincanları almak için neler çektim biliyor musunuz :D


Sırrı çözülemeyen turuncu paket ^^ acaba ne ki ? Ekiptende sadece 2 kişi biliyor ne olduğunu, Aslında bunu twitler diye bekliyorduk ondan açıklamamıştık ^^ Birgün bir program veya bi fotoğraflarında görürsem açıklayacağım..


Çocukluğumun minik lokumu  ^^



En son yollarken neredeyse herşeyin üzerine korece bir açıklama yazdık ^^


Bu kol düpmeleriyle kötü bir anım var :O Mağazadaki çocukk anlayan anladı..


Ayran çok önemli göndermeden tadına bakmıştım güzeldi denemeden çocuğa içirirmiyiz hiç.


Ve hediyeler koltuğa uzanırken :) İşte burda asıl mesele devreye giriyor. Hediyelerin Do kyun'un eline ulaştığını bu resimdeki kazak sayesinde anlamış olduk. Biz turuncu paketi beklerken kazak çıktı... (Pilates topuna bize süper sırıtıyor) Bu hediyeleri gönderebilmek için üç kişi yaklaşık 4 kere buluştuk. İki kişide birbirimizde yatıya kaldık o kadar yani..


O mağlum kutulara bakalım şimdide, Biz her pakette 1 kutu var sanıyorduk kutuları biz birleştirdik dümdüzdü ^^ 1 siyah 1 Kırmızı 1 Beyaz olmak üzere 3 kutu postaladık Do Kyun'a. Taksi tutmak zorunda kaldık tabi taşıyamadık. Postahanede az terlemedik o da var bizim işlemleri yapan abi ( Büyük duruyodu - Lee Seung gi ye benziyordu aşırı) uzaktan kuzeni gibi :) yolladığımız hediye tutarı kadarda kargo vermek durumunda kaldık. Postahanedekiler bize garip gözlerle baktı tabi batırdı sizi bu arkadaşınız dedi.. Ahahahha evet çok yakın bi arkadaşa yolluyoruz taa koreye..



Tweetin gelmesini bekliyordum yaklaşık 5 gündür her dakika twitter'a bakıyordum :D okulda var tabi... Neyse birgün uyandım telefon yastığın altında gözümü açar açmaz aldım elime önce face bakdım bişi yok dedim twitter'ada bakayım belki vardır. Girdim do kyunun twitter'ına baktım resimlere bakıyorum yok bişi felan çıktım gözümü kapadım. Sonra dedim" bu çocuğun üzerindeki neydi acep ?"  tekrar baktım gözlerimi irice açıp Wooooooooooowww dedim yatakta uzanıyorum  o sırada ciddi ciddi bağırdım
 :D Emin olamayıp bizim resimlere baktım aha bizim kazak bu, fırladım mutfağa en rahat çığlık atabileceğim yer orası... Aradım ekiptekileri ağlamaklı bi tonla konuşuyorum hemen kapatıp onlarda bakim felan dediler. Ama o gün hafta içiydi okula gitmek zorundaydımmmm  sabahın 6 :30 da çıldırdık ekipcenek.. OKuldada sürekli millete gösterdim vs.. 


Öyle işte yazarken gene bi çıldırdım :D sonra yine sayfa bi hareketlenmeye başladı. Bahsettiğim sayfa Facebook sayfamız.. Tebrikler bende katılmak isterdim diyenler  biz çok sevindik, düşündük ki diğer projelerimizde destek çıkanlar olacak ama yanlış düşünmüşüz ^^ Ama yinede pes etmeden devam edeceğiz çalışmaya devam..



Son olarak 25 haziranda gerçekleşen K-World dans festivalinde stand açtık. pazar gecesi uyumamanın verdiği yordunluk bağdemciklerin şişmesi vs derken koşuştura koşuştura yetiştik bu etkinliğede. Güzel gerçekleştiğini düşünüyorum, hala history'i tanımayan bir çok insan var belki şans başka tarafa esseydi bende tanımayacaktım kim bilir ? Buradan çıkaracağım sonuç history'i hala yeterince tanıtamadık hala çooook çalışmalıyız.. 

















Posterlerimize çoook üzüldüm ama elden ne gelir ? Duvara asılması yasaktı.



Kendi resmimi hiç bloğuma koymamıştım bu ilk olacak :)  Birde kötününde kötüsü çıkmışım neyse... :P 

Elinde pankart( afiş ne derseniz artık) tutan şahıs benim ^^ Yorgunluktan gebermiş terden ölmüş halim bu değildi sanırsam ahahaha ^^  Yalnız acele çekildiği için ters tutmuşumm :p 
Seni ifşa etmiyorum yanımdaki dost :D

Fotoğraf için Semih Lee beye teşekkür ediyorum.


Bir sonraki kısa çook  kısa yazımda buluşmak üzere -Uzun mu oldu  ne ?-




20 Mayıs 2014 Salı

Bangtan Boys Severim Tabiki

Uzun süredir yazmıyordum -her zamanki gibi- . Herkes sınavlarıyla, iş hayatıyla cebelleşiyorken rahat bir nefes almak için, isyaeeann etmek için ( halil sezaiden bahsetmiyorum). Minik bir başkaldırıdan bahsediyorum. Hani hep dinliyoruz melodisi hoş, klibi güzel, sevdiğim grup vs. diyoruz. Kimiside sözlerine bakıp beğenir ve dinler. İşte ben öyle sevdim bu grubu BANGTAN BOYS  -BTS- dinlemek ve de tam bir şamata olan bu üyeleri benimseyebilmek benim için oldukça kolay oldu.  Kamera arkalarında, music bankte, bir araya geldikleri her dakikada gerçek bir şamata oluşuyor. Şarkıları ise beni cezbediyor. Türkçe altyazılı olarak  Bangtan Turkey'e tıklayarak kliplere videolara ulaşabilirsiniz. Ben bir kaç örnek paylaşacağım sizinle. İnsan uzun süre yazmayınca garip oluyor ^^ Biasın kim ? diye soracak olursanız çook karışık J-hope un yeri ayrı onu görünce garip bir sırıtma oluşuyor bende. Jimin ilk gözüme çarpan üyeydi yaa çok karışık.. Diğer üyeleride çok seviyorum rapmonstar kamera arkalarında beni bitiriyor.. Bu grup bir harika ve gerçekten çalışıyorlar..



Siz şimdi bu resimde böyle sakin oturduklarına bakmayın ne çılgındır onlar bilmezsiniz. şarkı sözlerine gelecek olursak hepimizin günlük hayatta sorulduğunda dert yandığı ama koyun psikolojisiyle uyduğu şeylere dikkat çekiyor.    No more dream şarkısından alıntıları paylaşacak olursam ki yeppudaa.com dan alınmıştır çevirisi..




RAPMON: Adamım senin hayalin ne? (x3)
Ne? Bütün hayalin bu mu yani?


SUGA: Büyük evler, büyük arabalar, büyük yüzükler istiyorum.
Ama aslında hiç de büyük hayalim yok
Haha rahatça yaşıyorum işte
Hayal kurmasam da kimse laf etmiyor

RAPMON: Herkes benimle aynı şekilde düşünüyor.
Hayal dolu çocukluğumu tamamen unuttum.
Üniversite hakkında endişelerim yok,
Uzaklarda bir okula gideceğim.

JUNGKOOK: Tamam anne! Şu an ders zamanı sonuçta...

V: Ne olmak istiyorsun?
Aynada gördüğün kişi kim?
Söylemeliyim ki...

J-HOPE: Kendi yolundan git.
Tek bir gün yaşayacak dahi olsan bir şeyler yap!
Zayıflığını bir kenara at.  




Şarkının devamını merak eden arkadaşlar bir kez olsun yargılamadan dinlemeli bence :)  Diğer şarkılarıda  günümüz saçmalıklarına rağmen çok iyi.


N.O şarkısıda olağanüstüydü. Yine geliyor sözler ;



RAPMONSTER: İyi bir ev, iyi bir araba. Bunlar mı mutluluk getirecek?
Seul'de gökyüzünde, aileler gerçekten mutlu mu olacak?


JungKook: Hayaller kayboldu, dinlenmeye vakit yoktu.
Okul, ev veya bir internet döngüsü bu.
Herkes klişe bir şekilde yaşıyor hayatı.
Bir numara olmak için.
Baskı gören, düş ve gerçek arasın da yaşayan öğrenciler.


SUGA: Kim bizi yaptı çalışma makinesi?
Sınıflandırdılar, bir numara ya da en dipteki...
Yetişkinlerin sınırlamaları bizi kapana kıstırdı.
Kabullenme dışında bir seçenek yok.
Eğer düşünürsek basitçe, bu güçlü olanın hayatta kalma çabası!
Yükselmek için dostlarımızın bile üstüne bastıranın kim olduğunu düşünüyorsun?
NE?


V: Sıkıntıların sadece anlık olduğunu söyler bana yetişlinler...

JungKook: Biraz daha dayan, sonra yaparsın...

JİN VE HEPSİ: Herkes haykırsın, HAYIR!




şimdi gelelim şebekliklerine :D   


Yumruk and V :D



Bu şapşik ise J-hopeeeee :D ama insanın gülesi geliyor bu suratı görünce çook sevimli.


Kafa sallayan gençte Jimin :D o gözler çok derin bakıyor değil mi ?


Bu genç adam maknaemiz jungkook, kendisi 97 lidir ki bu benim ilgimi çeker benden küçük olması yani. :D


Sugamız en masumu bana göre ama belli olmaz bu işler :D


Çılgın lider rapmonstar. Bence içinde fena fırtınalar kopuyor ama çaktırmıyor. :) 


Jin mükemmel ses ve fizik daha ne diyeyim ?


sizi giflerle başbaşa bırakıyorum :)









Neden mi hep siyah beyaz gif, bende bilmiyorum öyle denk gelmiş. Video paylaşacaktım aslında ama youtube girilmiyor diğer sitelerdede pek kaynak yok. Umarım ilerleyen zamanlarda daha güzel BTS li yazılarım olur.